Search
  • minekobal

🎭 Tragedyanın Doğuşu: Apollon mu Dionysos mu?


Hadi kabul edelim, çok da tutarlı varlıklar değiliz, insan olmanın paketine dahil olduğu için sanırım.Mesela bir yanımız güven arayışında ve duyarlı olabilirken, diğer yanımız çok daha macera peşinde ve sorumluluk almaktan kaçabilir. 🎈


Bu duruma sağ duyu ile vermek isteyeceğimiz yanıt, kendimizi kontrol etmek ve tam olarak ne istediğimizden hareketle bir şekilde seçim yapmak olacaktır. Eğer çatışma varsa bir tarafımızın belli olmasını bekleriz, mümkünse de çatışmayı ortadan kaldıracak bir çözüm ararız. Ne de olsa çatışmaları pek sevmeyiz.


Nietzsche ise asi bir perspektifle çatışmaları kabul edin, hatta sevin der. İlk eseri Tragedyanın Doğuşunda Zeus’un iki oğlundan esinlenerek Apollun ve Dionysos’un anlamsal karşıtlığını sürekli gelişim yaklaşımına taşır.


Apollon bilginin ve aklın tanrısı olarak karanlığı aydınlatan “ışık” olmuştur, tıbbı insanlara öğretmiştir, ölçülü gücü temsil eder, hatta Roma Mitolojisine adı değişmeden geçen tek tanrıdır. Işığı ile doğayı aydınlatır ve sırları çözer. Apollon Tapınağı’nda birçok antik çağ filozofunun ilk aydınlanmasını yaşadığı kabul edilir.


Dionysos ise Olympos’a giren son tanrıdır, bir ölümlüden doğmuştur ve ölümsüzdür. Dionysos Tapınağı eğlenceyi, coşkuyu ve bol şarabı temsil eder, o nedenle de filozoflar arasında çok popüler olmuştur. Dionysos sınırlarını zorlar, hatta sınırlara inanmaz, sağduyuya sığmaz. Taştığı için de çoktur.



Apollon biçimselliği ile heykel sanatını, Dionysos ise sezgiselliği ile müzik sanatını temsil eder, iki sanat dalının farklı eğilimleri, açıkça çelişseler de aynı doğrultuda ilerlerler.Nietzsche’ye göre bu durum antagonizmayı ölümsüzleştirir.


✨Tragedyanın doğumu ile bu iki zıtlık birleşir ve sürekli gelişen bir sanat şekli yaratılmış olur. Nietzsche bu ekseninin iki ucunu anlamlandırmak için rüyaların ve sarhoşluğun dünyalarını düşünmemizi önerir.



🔆Rüyaların nefes kesen illüzyonunda gördüğümüz biçimler bireyseldir. En parlak, gerçeğe en yakın rüyanın bile sadece bir görünüm olduğunu biliriz. Felsefeciler de böyle tanımlar, içinde yaşadığımızı düşündüğümüz gerçeklik sadece bir görünümdür, ardında oldukça farklı gerçeklikler yattığını varsayarlar. Rüya deneyimi kabusa dönüştüğünde ise kendimizi cesaretlendirmek için “ Bu bir rüya” deriz ve uyanırız. Görsel ve plastik sanatların tanrısı Apollon, aynı zamanda kehanet tanrısıdır. Işık tanrısı olarak düş dünyasının illüzyonuna da hükmeder. 

🍇Bireyselliğin çöktüğü yerde ise insanın, daha doğrusu doğanın derinliklerinden fışkıran bir dehşet ve coşku vardır- burada Dionysos’un sarhoşluk benzetmesine ilk bakış atılır.
Dionysosçunun cazibesi insanla insan arasındaki bağı yeniden kurar, doğa da insanla “kayıp evladıyla” barışını kutlar. Şarkılarda ve dansta insan kendini daha yüksek bir topluluğun üyesi olarak ifade eder; yürümeyi ve koşmayı unutmuştur, göklere uçmak üzeredir. Her hareketin keyfini ifade eder… 

Tradegyanın Doğuşu, F.Nietzsche


Hayatın kökenininde çatışma vardır, Nietsche’ye göre Apollon mantıksal çıkarsama ise Dionysos sezginin keskinliğini ifade eder. Bu iki farklı eğilim ve Nietzsche’ye göre bir doğumu anlatır. İlk bakışta. Hem Apolloncu hem de Dionysoscu olan Tragedya da böyle doğmuştur. Bu karşıtlıkların doğum olarak sonuçlanması da tesadüf değildir.


📌 Antik Yunandan ve Nietzsche'den Bugüne Gelirsek...


Bugün hayatımızın her alanındaki bu çatışmayı çok daha köşeli deneyimliyoruz.

Bir yandan netlik, düzen ve mantık arıyoruz. Geleceği öngörebilmek ve hatta kontrol da edebilmek istiyoruz. Finansal kaygılarımızı ortadan kaldırmak, her yere zamanında yetişmek, yapılacak işler listesini gün sonunda temizlemek, sağlıklı beslenebilmek, fit olmak gibi uzun bir liste yapabiliriz. Hiçbir maddesine de itiraz etmeden hem de...


Bir taraftan da kendimizi bırakabilmek gibi bir lüks arayışındayız, fütursuzca gülebilmek, eğlenebilmek istiyoruz. Maceracı tarafımızı hatırlayıp bir kere geldiğimiz dünyanın tadını çıkarmak istiyoruz.


Tradegyanın Doğuşundan alabileceğimiz ders belki bu çatışmaların bizi yönlendireceği yeni bir doğum olabilir. Merakla baktığımızda çatışan unsurların birbirini nasıl tamamladığını ve bizi nasıl büyüttüğünü görebiliriz, belki 🎈


Bugün biraz daha Dionysos'a yakın hissetsem de, kağıt kalem bilişsel tarafımı da davet edebilirim. Fonda Wagner olmasa da 🎼


Sağlığımız ve merakımız bol olsun 🎈








98 views0 comments

©2019 by meraklısına.... Proudly created with Wix.com