- minekobal
Bilmek cehalettir 🐇
Beynimiz netlik ve düzen arar, eğer ekosistem bunu sunmuyorsa neler kesin bilgi ise onun üzerine devam eden yolumuzu inşa ederiz.
Günümüz dünyasında eğitim sisteminden başlayarak bilgi iyidir diye öğrendik, çok da aksini düşünmedik. Sınırlarımızı bilmezsek burnumuzu sokarsak merak da kediyi öldürdü, bize karşı da boş durmayacaktır diye inandık. Cennetten kovduran elma bizim dnamızda ne kadar yaşıyorsa kesin bilgiye o kadar inandık.
Bildiğimize ikna olduğumuzda ise ki bu kısmı rahat atlatıyoruz, sonra bildiğimizi göstermeye ve bilgimizi akredite etmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla soru sormaktan, anlamaya çalışmaktan, bildiklerimizin yanlış olabileceğini varsaymaktan korkuyoruz. Çevremizdekiler de bize benzemeye başladığında kendimizi daha da iyi hissediyoruz ve tekrar akredite ediyoruz.
Kendimizi hep ortalamanın üzerinde görerek, şahane bir kısır döngü ile Truman setimizi bir şekilde kendi ellerimizle yaratıyoruz.
İletişim becerimizi diğerlerinin ortalamasından daha iyi görüyoruz.
Diğerlerinden daha iyi bir lider olduğumuzu düşünüyoruz, ilk altı aylık alışma süresini atlatmamız yeterli
Hangi meslek grubuna bakarsak hep ortalamanın üzerindeyiz, hekimler de, şefler de, müzisyenler de, şefler de, hatta danışmanlar da…
Henüz kendini ortalama olarak tanımlayan bir danışman göremedim. Şükür hepimiz ortalamanın üzerindeyiz 🎉 İşin içinde özgüven ihtiyacı varsa ortalamanın üzerinde olmasak da öyleyiz dememiz gerekecek kadar da savunmasız olabiliyoruz belki. Yeter ki sorular bildiğimiz yerden gelsin 😉
Meraklısına tam bu noktada küçük bir soru Finisterre ne ola ki?
Kelime anlamı Latince’de “dünyanın sonu”… Ortaçağda ve sonrasında da bilinen dünyanın son noktası olarak kabul edilen İspanyanın batısındaki burnun adı, dolayısıyla birçok hac yolunun da son durağı. Bildiğimiz tanıdık coğrafyanın ardından bilmediklerimizin olduğu yolculuğun başlayabileceği nokta.
Kahramanın Yolculuğundaki yeni dünyanın sınırı, merakımız ve cesaretimiz varsa ve bilmiyorum diyebiliyorsak, tam olarak burası. Sonrasında yeni dostlar ve düşmanlar ile ölüm kalım savaşımız olabilir. Kendi gölgemizle yüzleşebiliriz, hatta tam kazandık dediğimizde düşman bambaşka bir yüzle karşımıza çıkar savaşın bitmediğini görürüz. Ak sakallı dede veya başka bir iksir yanımızdadır bize söylediği sihirli cümlesi yol gösterir. Sonrasında Joseph Campbell 'ın dediği gibi mutlaka köyümüze döneriz. Luke Skywalker da döndü, Yüzüklerin Efendisinde son sahne de Hobbit köyünde 🌈 Yolculuğa çıkmak için kesin yayılacak bilgi isterseniz 😉
Eşiği geçmek için çağrıyı duyabilecek ruhumuz, cesaretimiz, enerjimiz ve merakımız olsun yeter. Beyaz tavşan yolu gösterecektir.🎈
